25 Nisan 2012 Çarşamba

haftasonu

önce yine anneanneye gidildi..ardından dr.kontrolü ve alışveriş merkezi...süperfresh stantında Ata kediye dönüştü ve 3 adet ürün alınca hediyelerimizi aldık..eee tabii onlar da Ata Bey'e :))


pazar günüyse 2 haftadır tiyatroya gidiyoruz..tabii 23 nisan da olunca kalabalık ,cıvıl cıvıldı..en keyifli yine Ata'ydı..yüz boyama..tiyatro..kukla vs..en sonunda da park..



ağacın tepesinden anneanneyle poz...kızgın bir bakış :)))gülümse dedikçe inadına kızgın ...
ve eve dönüşş...

19 Nisan 2012 Perşembe

ilginç :)

merhabalar..
siz bugünler de nasıl uyanıyorsunuz?....bahar yorgunluklarınız ne durumda...
siz de benim gibi bazı günler nerdeyse gece hiç uyumamış gibi uyanıp agresif oluyor musunuz?
peki bunun uyku pozisyonlarımızla ilgili olduğunu hatta yatış pozisyonumuzun kişiliğimizle ilgili olduğunu hiç düşündünüz mü?
ben düşündüm :))ve internette küçük bir araştırma yaptım..işte sonuçlar ;

uyku üzerine araştırma ve analizler yapan uzmanlara göre, 6 ortak uyku pozisyonu ile farklı kişiliklerle ilişkili
Yatış pozisyonu uykuya dalma ve  sağlıklı uyku üzerinde oldukça etkili...




Fetus / cenin yatışı: Cenin şeklinde yani anne karnındaymış gibi kıvrılarak yatmak, dışa dönük ancak duygusal, hassas bir kalbe sahip olduğunuzu gösteriyor. Bu tür kişiler birisiyle ilk buluşmalarında utangaç olabilir ancak kısa sürede rahatlarlar. Araştırmalarda 1000 kişiden % 41′i bu şekilde uyuduğu belirlenmiş. Kadınların erkeklerden 2 kat daha fazla bu poziyonda uyuduğu da tespit edilen diğer bir bulgu..

Kollar yanda dik yatış: Çoğu kişi kollarını her iki tarafa sarkıtıp dik şekilde uyuyamaz. Bu şekilde uyuyunlar rahat, kalabalığa alışkın, yabancılara güvenen, sosyal insanlardır… Buna rağmen, bazen kolay aldanabilirler..
 

Yaşlı duruşunda yatış: Her iki kolunu kıvırarak ellerini yastığın yanına veya omuz hizasına koyan kişiler doğal insanlardır. Şüpheci, kuşkucu, iyiliğe şüpheyle bakan özellikler taşıyabilirler. Düşünceleri nizde yardımcı olurlar. Genellikle ilgi odağı olmaktan hoşlanmazlar........

Pekiiiii........hangi pozisyon sağlıklı?
 Sağlık açısından yüzü koyun yatmak sindirimi durdurur, deniz yıldızı ve asker pozisyonlarında horlama ile sıkça karşılaşılır, kötü uyunmasına neden olur. Midenin baskılanmadığı, kolay nefes alınan düz bir yatış gece boyunca sağlıklıdır.Rahat uyku sağlar, horlamayı azaltır. Uyuyan kişiler nasıl yattığının farkında olmadığı için, bu şekilde yattıklarında bile çok iyi uyku uyumaları her zaman mümkün olmayabilir. Bu tür araştırmalarda ayrıca, çoğu insanın uyku pozisyonunu değiştirmekten hoşlanmadığını da ortaya koyuyor. Buna göre insanların sadece % 5′i her gece farklı bir pozisyonda uyuduğunu belirtiyor.

 

valla ben fetus pozisyunun da uyuyorum..çünkü bel fıtığım için en uygunu buymuş :)) ya sizz??

18 Nisan 2012 Çarşamba

yine biz

hayat ne kadar garip...
Ata için açmış olduğum bu blogu nerdeyse unuttum...nedenini bilemiyorum...

yaşanıp gidiyor işte...ben tekrarlayan belfıtığı ağrılarımla uğraşıp ilaçlarla iğnelerle ayakta durmaya çalışırken oğluş da kreşe devam ediyor....ve hızla büyümeye devam ediyor..

o kadar çabuk büyüyor ki kıyafetlerinin.. ki sezon başında almış olduklarımızın dahi şimdi küçük gelmesine inanamıyorum ..

sağlığımız keşke çok yerinde olsa da keyfimizden söz edebilsek sizlere...Ama Allah'a şükürler olsun yine de...neler var dünya da ...burda yanıbaşımızda..

Ata maalesef ocak ayında tekrar havale geçirmişti..akabinde bir gece hastanede kaldıktan sonra..emar istendi..çekildi..o ayrı bir olay da ..benim sizlere bahsetmek istediğim orda, yani hastanede beklerken tanıştığım bir anne ve ogluşu..

Hasan Hüseyin..henüz 4 buçuk yaşında ve bugüne kadar 20 ameliyat geçirmiş.doğuştan tek böbreği yok ve diğerinde de 8 tane kist varmış.17 aylıkken böbrek nakli yapılmış.ve şu an çok iyi.Annesi ben Ata'yı sakinleştirmeye oyalamaya çalışırken yanımıza geldi.ve Ata'yla konuşup bana yardımcı olmaya çalıştı..Ben Ata'ya yapma,koşma etme dediğimde anlatmaya başladı hikayelerini..
-biliyor musun dedi...hep şükretmeliyiz ve her daim pozitif düşünmeliyiz.şükret ki Ata koşup  oynuyor.konuşabiliyor..anlayabiliyor...ben öyle şeyler gördüm ki diye devam etti....bir parmağını oynattığı için ailesi bayram eden aileler..ve ben mesela.. oğlum 4buçuk yaşında ve 20 ameliyat geçirdi..Turkiye de ve dünyada böbrek nakli yapılan en küçük çocuk..
kimse anlayamaz bir anneye her gün çocuğunuz ölecek denilmesi nasıl bir duygu??

yaşadığım şoku tahmin edersiniz..
o anda aklımdan geçenler neydi nasıldı??Ata'yı doğrmak için hastaneye gidişim..onu ilk gördüğüm anda ki gözyaşlarım..sabahlara kadar uykusuz kaldığım geceler deki isyan edişlerim...şimdiler de duvarı boyuyor diye ona kızmam..uyumuyor diye dildökmelerim ve yine isyan edişlerim...
sonrasında utandım kendimden...evet biliyorum ki herkes kendi acısını yaşıyor bu hayatta..kimse kimsenin derdini tasasını bilemez de..ama hayat neler getiriyor..neler yaşatıyor bizlere...






SANA ŞÜKÜRLER OLSUN RABBİM..oğlum arasıra ve buaralar daha da sıkça hastalandığı halde bana ve ona sonsuz güç verdiğin için...Ellerimiz tutar,gözlerimiz görür,kulaklarımız duyar olduğu için..Çok şükür ki konuşabiliyoruz..anlatabiliyoruz..yazabiliyoruz...okuyabiliyoruz..